Fiilimsiler, Eylemsiler Konu Anlatımı
FİİLİMSİLER
(EYLEMSİLER)

Bu dersimizde fiilimsi konu anlatımı, fiilimsi örnekleri, fiilimsiler nedir, fiilimsilerin özellikleri, eylemsi nedir, fiilimsiler ders notları gibi konuları ele alacağız.
Fiilimsiler, fiilden türeyen isim, sıfat, zarf ve bağlaç
görevleriyle kullanılan sözcüklerdir. Ancak fiilin bildirdiği iş,
oluş, durum kavramını kök veya gövdelerinde taşırlar ve cümleye
katarlar. Bu yönleriyle diğer fiilden türemiş sözcüklerden
ayrılırlar.
Fiilimsiler kök veya gövdeleriyle, sözcüğe kılış, durum veya oluş
anlamlarından birini katarken, ekleriyle de ad, sıfat, zarf veya
bağlaç görevlerinden birini yüklenirler. Fiilimsiler zaman belirtir
ama şahıs eklerini almazlar, isim çekim eklerini alırlar. Bu yüzden
fiiller gibi çekimlenemezler, isimler gibi çekimlenirler. Olumsuzluk
eki alarak -me, -ma ekini alırlar. Bu durumu aşağıdaki örnekle
görelim :
örnek:
Derse çalış -an çocuk odaya gir -diğimi duymadı.
kök fiilimsi eki kök fiilimsi eki
Tanı - ma- dık(ğ) - ım kimselerle görüşmem.
kök fiilimsi eki
"çalışan" sözcüğünün kökü olan "çalış", eylemdir. Bir fiilimsi eki
olan -an ise sözcüğe sıfat görevi kazandırmıştır. Öyleyse çalışan
sözcüğü sıfat gibi görev yapmaktadır. Eylem kavramı vererek ismi
nitelemiştir.
Her fiilimsi cümlede temel cümleciğin tamamlayıcısı olan yan
cümleciklerin yüklemini oluşturur. Bir cümle içinde birden fazla
duyguyu, düşünceyi kolaylıkla belirtmek mümkün olur. Fiilimsiler
olumsuzluk eki dışında fiil çekim eklerini almazlar. İsim niteliği
gösteren fiilimsiler isim çekim eklerini alır.
Örnek:
Şu geleni tanıyor musun?
yan cümle temel cümle
Sizin şiir okuyuşunuz izleyicilerce çok beğenildi.
yan cümle temel cümle
Fiilimsiler çatı eklerini de alabilirler.
Fiilimsiler farklı eklerde oluşmaları ve cümlede değişik görevler
yapmaları yönünden üç bölümde incelenir:
1- İSİM - FİİLLER
(MASTARLAR)
Fiil tabanlarına "-me, -ma, -mek, -mak, -ış, -iş, -uş, -üş" ekleri
getirilerek yapılır. Bunlar bir iş, oluş ya da kılışın ismidir. Hem
isim hem de fiil gibi kullanılırlar. Çoğul ekini ve isim durum ekini
alabilirler.
Örnek:
Okumak insanın ufkunu geliştirir. Sabahleyin hafif yürümeler çok
faydalıdır. Dönüşte kardeşime uğrayacağım.
İsim - fiiller, isim tamlamalarında tamlayan veya tamlanan olabilir.
Örnek:
bu gidişin sonu, sabah yürüyüşü, konuşmanın faydası, çocuğun
ağlaması...
Not: -ma, -me, -mak, -mek ekiyle isim-fiil olan ve kalıcı
anlam veren sözcükler eylem anlamını yitirmişse isim veya sıfat
olabilir.
Örnek:
Annem dolma pişirmiş, kavurma yapmış...
"dolma, sarma, dinlenme, yazma, kavurma, kazma, uçurtma, yemek,
ekmek" gibi sözcükler kalıcı isim gibi kullanılabilir.
Örnek:
Bakkaldan iki ekmek aldım, (isim)
Babam tarlaya pancar ekmek istiyor, (fiilimsi)
Arkadaşlarla kazma ve kürek alarak bahçeyi belledik, (isim)
Kardeşim tarlayı kazmaya başladı, (fiilimsi)
İş ekiyle yapılan bazı sözcükler eylem anlamını vermezse fiilimsi
olmaz.
Örnek:
dikiş, çekiliş, yarış...
2- SIFAT- FİİLLER (ORTAÇLAR)
Aldıkları eklerle isimleri niteleyen fiil anlamlı sözcüklerdir.
Bunlar fiil kök ya da gövdelerine;
-an, -ası, -mez, -ar, -dik, -ecek, -miş ekleri getirilerek yapılır.
örnek:
İnleyen nağmeler ruhumu sardı.
Kör olası kız bardağı kırdı.
Görür gözüm görmez oldu.
Size söyleyecek söz bulamıyorum.
O, kendisini bulunmaz Hint kumaşı sanıyor.
Sıfat-fiiller iyelik eki alarak da kullanılabilirler.
Örnek:
Geldiği gün sınıfın huzurunu bozdu. Geleceği zamanı telefonla
bildirmiş.
» Not: Sıfat-fiiller tek başlarına kullanılırsa zamir
olurlar. Bunlara isimleşmiş sıfat da denir.
Örnek:
Ağlayanın malı gülene fayda vermez. Alışmış, kudurmuştan
beterdir.
Not: Sıfat-fiillerle, çekimli fiiller birbirine
karıştırılmamalıdır. Sözcük, fiil, kişi ve zaman anlamı taşıyorsa
çekimli fiildir. Bir ismi niteliyorsa sıfat-fiildir.
örnek:
Koşar adımlarla kışlaya gitti, (fiilimsi) Asker, komutanın
emrine koşar, (fiil)
Not: Sıfat-fiil eklerini alan sözcükler, kalıcı isim
oluşturursa sıfat-fiil özelliği taşımazlar.
Örnek:
yazar, keser, döver - biçer, düzen, çekecek, alacak, gelir, gider...
İsim—fiil ve sıfat-fiiller, öbür çekimli fiiller gibi geçişli,
geçişsiz, ettirgen olurlar, etken, edilgen, dönüşlü ve işteş çatılı
olabilirler.
Sıfat-fiiller, kendi öznelerini nitelerler.
örnek:
tanınmış adam (adam tanınmış)
3- BAĞ-FİİLLER
(ZARF-FİİLLER, ULAÇLAR)
Aldıkları eklerle fiillerin anlamını tamamlayan ya da iki
cümleyi bağlayan fiil anlamlı zarflardır.
Zarf—fiiller, isim ve fiil çekim eklerini almazlar. Zarf—fiillerin
bazıları devamlılık, zaman, sebep bildirme gibi görevler
üstlenirler. Asıl görevleri ise hareketin şeklini ve durumunu
belirlemektir.
Bağ-fiiller, bir cümleyi diğer cümleye bağlama görevi yapar.
Örnek:
Selda dersi dinlemediğinden öğretmen onu uyardı.
Başlıca bağ-fiil ekleri şunlardır: Fiil kök veya gövdelerine gelen
ekler cümlede sözcükler arasında da ilgi kurabilir.
-ip, -erek, -ken, -leyin, -meden, -meksizin, -eli, -ince, -e, -a,
-dikçe, -diğinden, -esiye, -ken, -cesine, -eceğinden, -eceği gibi, -eceği
için, -dığı gibi, -dığı kadar...
Bağ-fiiller cümlede genellikle zarf görevini üstlenir.
Örnek:
İnsanları öldür -esiye dövüyorlardı, (zarf) Bütün eşyalarını
al-arak evden ayrılmış, (aldı ve ayrıldı) (zarf tümleci)
Aslında zaman kavramı taşımayan bu ulaçların bazıları fiilin
durumunu zaman yönünden belirtebilir.
Örnek:
İstanbul'a gelince beni ara.
İstanbul'a göç edeli on yıl oldu.
Eve geldiğimde her yer karmakarışıktı.
Fiilimsilerin bir görevi de yan cümlecik oluşturmalarıdır. Yargı
bildirirler fakat fiil kipleri gibi çekim-lenemezler. Bu yüzden yan
cümlecik oluştururlar. Temel cümlenin yüklemi olamazlar.
içinde fiilimsi bulunan cümleler yapı bakımından birleşik cümledir.
Birleşik cümlelerle yan cümlecik temel cümleciğin herhangi bir öğesi
olabilir.
Örnek:
Kitap okumayı öğrenmeliyiz, (yan cümlecik, nesne)
Geç kalan otobüs bizi çok bekletti, (yan cümlecik, özne)
Diğer Türkçe Notları, Testleri ve Videoları için Tıklayınız